LORD RİNGS
  ÖDEV SAYFASI
 
ÖDEV SAYFASI - Genel bakış



DOWLOAND ÖDEVCİ

Burdasın:
ÖDEV SAYFASI

SınıfPostalarSon kayıt:
AFYONKARAHİSAR
Afyonkarahisar, aynı isimli ilin merkezidir. Mermercilik ve gıda sektöründe Türkiye içinde ve dışında isim yapmıştır. Afyonkarahisar mermer tesisleri ile, 2005 yılı itibariyle büyüklü küçüklü 356 mermer işletmesinin faaliyet gösterdiği Afyonkarahisar'da, zengin ve kaliteli mermer yataklarının işletilmesi ve işlenmesi, sektörün hızla gelişmesini sağlamıştır.Gıda sektörüde gelişmiş dutumdadır. Özellikle Kaymaklı Kadayıfı ve Afyon lokumu meşhurdur. bunun yanında sucuk da diğer önemli gıda maddesidir. Ayrıca patates ve yumurta üretiminde de adını duyurmuştur. Belediye Başkanlığını Abdullah Kaptan, valiliğini ise Haluk İmga yürütmektedir. TFF 2.Ligde mücadele eden bir de spor kulübü vardır. Şehrin nüfusu 2008 yılına göre 163.751'dir.1927'de 23.000 olan nüfusu 1990'da 95.643'e, 2000'de 128.516'ya, 2007'de 159.967'ye çıkmıştır. Büyük Taarruz burda başlamış olup Ege Bölgesinde ilk kurtarılan yer olmuştur. Tarihi mirasları, Ulu Camii, İmaret Camii, Gavur Hamamı, Afyon Kalesi, Afyon Lisesi ve Tarihi Afyon Evleridir. Kurtuluş günü 27 Ağustos'tur.
0-
ELEKTRON
Elektron veya eksicik, en küçük eksi (-) yüküne sahip temel parçacıkdır. Elektron kelimesi kehribarın Yunancadaki ismidir. Eski Yunanda, kehribarı ovuşturunca statik elektrikle yüklendiği biliniyordu. Atomun üç bileşeninden biri (diğer ikisi proton ve nötrondur). Atomu maddenin en küçük birimi kabul eden kuram yoluyla, elektriğin taneciksel bir yapı içinde bulunduğu sonucuna varılır. En küçük elektrik yükü taşıyan bu taneciğin adı elektrondur. Bütün atomların dış bölümü elektron tabakalarından oluşur ve her tabaka çekirdekten uzaklığına göre K,L,M... gibi harflerle adlandırılır. Çevredeki elektronların sayısı ve konumu, söz konusu elementin kimyasal nitelikleriyle, özellikle değeri ile yakından ilintilidir. Birçok durumda, bu elektronlar maddeden çıkarılıp az ya da çok büyük bir hızla, bir elektrik alanıyla, harekete geçirilerek boşlukta yayılabilir. Boş bir tüple elde edilen katot ışınları; radyoaktif cisimlerin beta ışınları; ısgın metalleri etkileyerek çıkardığı elektrik, vb. Normal koşullarda elektronlar atomun artı yüklü çekirdeğine bağlı durumda bulunur. Nötr bir atomdaki elektronların sayısı, çekirdeki artı yüklerin sayısına eşittir. Ama bir atomda artı yüklerin sayısından daha fazla ya da daha az elektron bulunabilir. Bu durumda atomun toplam yükü eksi ya da artı olur; böyle yüklü atomlara iyon adı verilir. Bir atoma bağlı olmayan elektronlara serbest elektron denir. Belirli bir atomdaki elektronlar çekirdek çevresinde düzgün bir biçimde sıralanmış yörüngemsiler üzerinde dolanır. Elektronlar ile çekirdek arasındaki çekim kuvveti, elektronların kendi aralarındaki itme kuvvetine üstün geldiğinden, elektronlar normal koşullarda atoma bağlı kalır. Elektronları üzerinde dolandığı yörüngemsiler kendi aralarında kümelenerek kabukları oluştururlar. Çekirdeğe en yakın yörüngemsilerdeki elektronlar atoma en sıkı bağlı olanlardır. En dış yörümgemsilerdeki elektronlar ise çekirdekle aralarındaki öteki elektronların perdeleyici etkisi nedeniyle atoma en gevşek bağlı durumdadır. Elektronlar, atom yapısı içindeki hareketlerinde, atomun hemen bütün hacmini kaplayan dağınık bir eksi yük bulutu oluştururlar. Bu nedenle atomun büyüklüğünü elektronların atom içindeki diziliş biçimi belirler. Atomun, başka atomlar, parçacıklar ve elektromagnetik ışıma karşısındaki davranışını da elekronların bu diziliş biçimi belirler.
0-
ANILARLA ATATÜRK
ANILARLA ATATÜRK HAPI YUTARDI Atatürk Galatasaray Lisesi'nde öğrencilerden birine sordu: -Nil olmasaydı, Mısır ne olurdu? Öğrenci,çabuk yanıt vermek için boş bulunup: -Hapı yutardı...dedi. Bu yanıt Atatürk'ün hoşuna gitti.Öğrenciye on numara verdi. YURDUMUN TOPRAĞI TEMİZDİR Kral Edvard İstanbul'a geldiği zaman,yatından bir motora binerek Dolmabahçe Sarayına yanaştı. Atatürk rıhtımda onu bekliyordu.Deniz dalgalıydı.Kralın bindiği motor,inip çıkıyordu. İmparator rıhtıma çıkmak istediği bir sırada,eli yere değerek tozlandı. O sırada Atatürk elini uzatmış bulunuyordu. Bunu gören Kral bir mendille elini silmek istediği zaman Atatürk: -Yurdumun toprağı temizdir,o elinizi kirletmez,diyerek Kralı elinden tutup rıhtıma çıkardı. DEVRİM BİR ANDA OLUR YA DA OLMAZ Atatürk yazı devrimini gerçekleştirmişti. Yaşlı,genç,kadın,erkek tüm yurttaşlar yeni harfleri öğrenmek için gece gündüz kurslara gidiyorlardı. Devrimi izleyen iki yıl içinde bir buçuk milyon vatandaş okur yazar olmuştu. yazı devriminin en dikkate değer yanı,Atatürk'ün bu devrimin yerleşmesinde en ufak bir ihmali bile kabul etmemiş olmasıdır. Örneğin bazı kimseler kendisine: -Paşam,ilkokulların ilk sınıflarından itibaren yeni harflerle öğretime başlayalım. O kuşakla birlikte ortaokulu,liseyi ve üniversiteyi izletelim,diyorlardı. Atatürk bu görüş ve düşüncelerin hiçbirisine yanaşmadı. -Devrim ya bir anda olur,yada hiç olmaz,dedi. YAPACAKLARIMDAN SÖZ EDİN Bir soruşturma dolayısıyla,Atatürk'ün başardığı işlerden Vasıf Çınar söz açmıştı. Kendisine Sordu: -Sizin en büyük eseriniz hangisidir? Atatürk'ün kısa cevabı şu olmuştu: -Benim yaptığım işler,biri ötekine bağlı gerekli olan işlerdir.Fakat,bana yaptıklarımdan değil, Yapacaklarımdan söz edin. BAŞÖĞRETMEN ATATÜRK Yazı devriminden sonra(1928),Atatürk'ün kara tahta başındaki resmi görülünce,O'na "başöğretmen" denilmeye başlanmıştı. Aslında,adlandırmada geç kalınmıştı. Kurtuluş Savaşı'ndan hemen sonra,bir İstanbul gazetecisi kendisine şöyle bir soru yöneltmişti: -Yurdu kurtardınız.Şimdi ne yapmak istrerdiniz? Hiç duraklamadan şu cevabı vermişti: -Milli Eğitim Bakanı olarak Türk Kültürünü Yükseltmeye çalışmak,en büyük amacımdır. Ondan sonra Atatürk nerede görünse,mutlaka orada bir okula girer,öğretmen ve öğrencilerle konuşurdu. Birgün Atatürk'ün yolu köy okuluna düştü.Tek sınıflı okulda bir genç öğretmen ders veriyordu. Atatürk sınıfa girince,öğretmen kürsüsünü terk etti. Atatürk: -Hayır,yerinizde oturunuz ve dersinize devam ediniz,dedi.Eğer izin verirseniz,bizde sizden faydalanmak isteriz.Sınıfa girdiği zaman,Cumhurbaşkanı bile öğretmenden sonra gelir.
1Benjamin Lochmann
14.07.2006, 01:28 (UTC)
PROTON
Proton, atom çekirdeğinde bulunan artı yüklü atom altı parçacık. Elektronlardan farklı olarak atomun ağırlığında hesaba katılacak düzeyde kütleye sahiptirler. Protonun Yükündeki Hassas Ölçü Evrendeki bütün protonlar 1,6 x 10 19 değerinde pozitif yüke sahiptirler. Bu, atomlardaki çeşitli protonların birbirlerini itmelerini sağlar. Ama aradaki çekim, itmeden 100 kez daha güçlü olduğu için protonlar birbirlerinden ayrılmazlar. Protonun kütlesi elektronunkinden 1836 kez daha fazladır. Ama buna karşın, bilinmeyen bir nedenden ötürü elektronun yükü protonunkiyle aynıdır: 1,6 x 10 19 ....
0-
NÖTRON
Nötron, proton ile birlikte, atomun çekirdeğini meydana getirir. Ayrıca nötron ve proton sayılarının toplamı, bize Kütle Numarasını verir. Nötron ve proton kütleleri, birbirine oldukça yakındır. Nötronlar yüksüz parçacıklardır. Hidrojen dışında bütün atomların çekirdeklerinde bulunan parçacıktır. Nötronun elektrik yükü sıfır ve bağıl kütlesi 1,00 dır. Kütlesi protonunkiyle aynıdır. Nötronların da 3 kuarktan oluştukları sanılmaktadır. Sembolü(n)’dir, çekirdekte bulunur. James Chadwick (Kadvik) adlı bilim adamı tarafından bulunmuştur. Her atom farklı sayıda nötron bulundurabilir. Hidrojen dışında bütün atomların çekirdeklerinde bulunurlar. Proton ile aynı kütleye sahiplerdir (1 a.k.b.).
0-
OSMANLI TARİHİNDEKİ İLKLER
OSMANLI TARİHİNDE İLKLER * Osmanlıların ilk Beylik merkezleri ve bir bakıma ilk başkentleri Söğüt Kasabası dır. Daha sonra sırasıyla Yenişehir, Bursa, Edirne ve İstanbul başkent oldu. * Osmanlı tarihinde ilk savaş,1284 yılında Bizans tekfurlarıyla yapılan Ermeni Beli savaşıdır. * Osman Bey in ele geçirdiği ilk kale Kolca Hisar Kalesi dir (1285). * Osman Bey in ilk askeri anlaşması 1306 yılında Ulubad Tekfuru ile yapılan anlaşmadır. * İlk fethedilen ada, 1308 yılında alınan İmralı Adası dır. * İlk barış anlaşması, 1330 yılında Orhan Gazi ile Bizans İmparatoru Üçüncü Andronikos arasında imzalanmıştır. * "Rumeli" adı verilen Avrupa yakasında ilk ele geçirilen yer, Gelibolu da Orhan Gazi nin büyük oğlu Süleyman Paşa tarafından alınan Çimpe limanıdır. * "Sikke" adı verilen ilk Osmanlı madeni parası Orhan Gazi adına 1327 yılında basılmıştır. * İlk daimi ordu 1328 yılında Orhan Gazi Bey in emriyle kurulmuş olup bu orduya "Yaya" adı verilmiştir. * Osmanlı tarihinde ilk şair padişah Fatih Sultan Mehmed in babası İkinci Murad dır. * Osmanlı padişahlarından İstanbul u ilk kuşatan Yıldırım Bayezid dir (1391). * Osmanlı tarihinde savaş meydanında şehid olan ilk (ve tek) padişah Birinci Murad dır (1389). (1. Kosovo Savaşı) * İstanbul a defnedilen ilk padişah Fatih Sultan Mehmed dir. * Fethin sembolü olan Ayasofya da ilk Cuma Namazı fetihten üç gün sonra 1 Haziran 1453 günü Akşemseddin tarafından kıldırılmış olup cemaat arasında Fatih ve O nun şanlı askerleri hazır bulunmuşlardır. * Fatih Sultan Mehmed tarafından İstanbul a tayin edilen ilk vali Karıştıran Süleyman Bey dir. * İlk İstanbul Kadısı Hızır Bey Çelebi olup; bugünkü Kadıköy semti O na tahsis edildiği için bu adı almıştır. * Devşirmelerden olup da Sadrazamlık makamına yükselen ilk kişi, fetihten sonra Fatih Sultan Mehmed tarafından tayin edilen Mahmud Paşa dır. * Önceleri Asya ve Avrupa da toprakları bulunan Osmanlı İmparatorluğu na ilk defa Afrika da toprak kazandıran padişah Mısır Fatihi Yavuz Sultan Selim dir. * İstanbul da öldürülen ilk padişah, "Genç Osman" adıyla bilinen İkinci Osman dır. * "Valide Sultan" adıyla anılan ilk padişah anası, İkinci Selim in hanımı ve Üçüncü Murad ın anası olan Nur Banu dur. * Osmanlılarda ilk matbaa, Üçüncü Ahmed zamanında ve 1727 yılında faaliyete geçen İbrahim Müteferrika Matbaası dır. * İlk vapur, İkinci Mahmud zamanında ve 1827 yılında satın alınmış olup halk arasında "Buğu gemisi" adıyla anılmıştır. * İlk kıyafet kanunu 3 Mart 1829 yılında ve İkinci Mahmud zamanında yayınlanmıştır. Bu kanuna göre sarık ve cüppe ilmiye sınıfına ayrılmış olup devlet memurlarının fes, setre, pantolon ve kaput giymeleri kararlaştırılmıştı r. * İlk gazete yine İkinci Mahmud döneminde ve 1 Kasım 1831 Salı günü yayınlanan Takvim-i Vakayi dir. * Osmanlı tarihinde ilk borçlanma Sultan Mecid döneminde ve 1855 yılında olmuştur. 28 Haziran Perşembe günü Londra da imzalanan anlaşma ile İngiltere ve Fransa dan beş milyon İngiliz altını borç alınmıştır. * Türkiye de ilk telgraf da yine Sultan Mecid döneminde kurulmuş, 9 Eylül 1855 Pazar günü faaliyete geçmiştir. * Avrupa seyahatine çıkan ilk ve tek Osmanlı Padişahı Sultan Aziz dir 21 Haziran 1867 tarihinde başlayan bu yolculuk 44 gün sürmüştür. * Türkiye nin yurt dışında katıldığı ilk sergi 1851 yılında Londra da düzenlenen Tarım ve Sanayi Ürünleri Sergisi dir. * Türkiye de ilk sergi ise 27 şubat 1863 tarihinde Sultan Ahmed Meydanı nda Sultan Abdülaziz in de katıldığı bir törenle açılan "Sergi-i Osmani" dir. Çeşitli el sanatları ile tarım ve sanayi ürünlerinin yer aldığı bu sergiye İmparatorluk sınırları içinde kalan ülkelerden olduğu gibi bazı Avrupa ülkelerinden de katılımlar oldu. * İstanbul a ilk tünel yine Sultan Abdülaziz zamanında Fransız Mühendis Emile Gavand tarafından yapıldı ve bu tünel 17 Ocak 1874 günü hizmete girdi. Dünyanın üçüncü yeraltı treni olan bu tünel 575 metre uzunluğunda ve 7 metre genişliğindedir. * Türkiye de Meşrutiyet in ilk ilanı, 23 Aralık 1876 (Sultan İkinci Abdülhamid). * İlk olarak Sultan İkinci Abdülhamid döneminde açılan okullar: Mekteb-i Hukuk-i Şâhâne (Hukuk), Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne (Tıp), Mekteb-i Mülkiye-i Şâhâne (Siyasal Bilgiler), Mekteb-i Şâhâne Hendese-i Mülkiye (Teknik Üniversite), Halkalı Yüksek Ziraat Mektebi, Orman ve Madenler Mektebi. * Haydarpaşa - İzmit - Ankara demiryolu ilk olarak 1888 yılında İkinci Abdülhamid in Almanya dan aldığı mâli destekle gerçekleştirildi. Ankara - Bağdat demiryolu hattının yapımına girişildi. * İlk Boğaziçi Köprü Projesi de Sultan İkinci Abdülhamid döneminde yapıldı. 1900 yılında, Anadoluhisarı ile Rumeli Hisarı arasında bir köprü kurulması için Bosphorus Railroad Company adlı şirket çalışmalara başladı. Köprü üzerine demiryolu döşenmesi de planlanmıştı. Böylece, Avrupa dan kalkan bir tren Bağdat a kadar gidebilecekti. Ancak iç karışıklıklar ve Sultan Abdülhamid in tahttan indirilmesi o zaman için bu projenin gerçekleştirilmesine engel oldu.
1BYESİNTİ
06.07.2008, 12:14 (UTC)



Bütün konular: 2
Bütün postalar: 2
Bütün kullanıcılar: 2
 
  Bugün 4857 ziyaretçi
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol